';
408. Sayı / 15. Sayfa

Miladi Tarih: 5 Ocak 1899

Rumi Tarih: 24 Kânunuevvel 1314

14. Sayfa
3 Yazı
Sembolizm

-4-

“Timsal-i Heyecanî”

Fikirlerimiz birtakım işaretlerle hem-nevimize tebliğ olunabildiği gibi heyecanlarımız da yine böyle işaretlerle tefhim edilebilir.

Heyecanlarımız – birinci makalede izah olunduğu veçhile –  ilanihaye devam edemez. Bir müddet sonra şiddetlerini kaybederek nihayet bütün bütün söner. Aşk ve muhabbet, kin ve garaz, zevk ve elem müebbet değildir. Fakat zihnimizde sönmüş olan heyecanlar, – sükûn-ı dimağî kanunu mucibince – vaktiyle kendilerine iştirak etmiş olan ihtisasların tekerrürüyle yine hayat bulurlar. İşte timsal-i heyecanîler iştirak ve telahuk-ı efkâr kanunu muktezasınca eski heyecanları ikaz eden bu ihtisaslardan teşekkül etmiştir.

Temeddün etmemiş bir kavim nezdinde birçok avlarla köye gelen bir sayyad yahut meydan-ı ma‛rekede birçok düşman telef eden bir muharip kendisinin bu halini görenlerin şedit bir hiss-i takdirini celp eder ve kendisi de böyle yüklenmiş olduğu birçok şikârları, yere serdiği bir hayli düşmanları gördükçe kuvvet-i zatiyesinden mahzuz olur. Bu hareketinin efrad-ı kabilede peyda edeceği hissiyat-ı takdirkâraneden telezzüz eyler.

(…)

 

[İhtar-ı Mahsus]

Bu hafta kesret-i münderecata mebni, romanlarımız maatteessüf derç edilemedi.