“Meydopin Müessesse-i Hayriyesi”
Bugünkü nüshamızda “Meydopin müessese-i hayriyesi”ne ait resimler var. Paris’te bu müessese-i hayriye sunuf-ı fakirenin tehvin zaruretine medar olmak üzere bazı erbab-ı hasenat tarafından vücuda getirilmiştir. Paris, servet ve tantana için bir misal olarak irae edileceği gibi havi olduğu fecayi-i hayatiye itibariyle de enzar-ı tetkike bir levha-i matem arz eder. Bu fecayi-i hayatiyenin en müthişi ise fakr ve sefalettir. Geçende Fransa muharririn-i meşhuresinden Mösyö Jul Klareti [Jules Claretie] Paris’te, nail-i refah ve servet olan bütün sunuf-ı cemiyet, müsterih ve memnun, müstağrak-ı hab ve istirahat iken öte yanda açlık, sefalet, cinayet içinde puyan olan bir kısım bedbahtların cevelan-gâhı olan mahalleri dolanmış, netice-i müşahedatını müessir bir lisan ile yazmıştı.
(…)
Saati Bilmenin Muhtelif Tarzları
Saatin kaç olduğunu bilmek kadar en adi bir iş bile uzun bir silsile-i terakki neticesi olduğu düşünülünce beşeriyetin ruy-ı arzda evan-ı zuhurundan bugüne kadar geçirdiği hayat hakkında hayretlere düşmemek kabil olmaz. Bugün saati bilmek için cebimizdeki küçücük makinelere bir nazar atfetmek kifayet eder. Hâlbuki bu kadar kolay bir usule vasıl olmak için türlü türlü vesaite müracaat etmişlerdir. Bu vesaiti şimdi şöyle bir gözden geçirmek merahil-i medeniyet arasında eğlenceli bir seyran yapmaya benzer. Bu eğlenceden edeceğimiz istifade ise bir terakkinin terakkiyat-ı saireye nasıl merbut olduğunu görmekten ve vaktin güzeranını bir suret-i sahiha ve katiyede hesap edebilmenin faaliyet-i hâzıra-i beşeriye için ne kadar lazım bulunduğu anlamaktan ibaret olacaktır.
(…)