Warning: Creating default object from empty value in /home/servetif/public_html/wp-content/themes/ronneby/redux_framework/ReduxCore/inc/class.redux_filesystem.php on line 29
Numune-i Tenkit - Servet-i Fünun Dergisi
Notice: WP_Scripts::localize fonksiyonu hatalı çağırıldı. $l10n parametresi bir dizi olmalıdır. Komut dosyalarına rastgele verileri iletmek için bunun yerine wp_add_inline_script() işlevini kullanın. Daha fazla bilgi için lütfen WordPress hata ayıklama adresine bakın. (Bu mesaj 5.7.0 sürümünde eklendi.) in /home/servetif/public_html/wp-includes/functions.php on line 5835

Notice: WP_Scripts::localize fonksiyonu hatalı çağırıldı. $l10n parametresi bir dizi olmalıdır. Komut dosyalarına rastgele verileri iletmek için bunun yerine wp_add_inline_script() işlevini kullanın. Daha fazla bilgi için lütfen WordPress hata ayıklama adresine bakın. (Bu mesaj 5.7.0 sürümünde eklendi.) in /home/servetif/public_html/wp-includes/functions.php on line 5835

Notice: WP_Scripts::localize fonksiyonu hatalı çağırıldı. $l10n parametresi bir dizi olmalıdır. Komut dosyalarına rastgele verileri iletmek için bunun yerine wp_add_inline_script() işlevini kullanın. Daha fazla bilgi için lütfen WordPress hata ayıklama adresine bakın. (Bu mesaj 5.7.0 sürümünde eklendi.) in /home/servetif/public_html/wp-includes/functions.php on line 5835
';
534. Sayı / 7. Sayfa

Miladi Tarih: 6 Haziran 1901

Rumi Tarih: 24 Mayıs 1317

6. Sayfa
2 Yazı
8. Sayfa
3 Yazı
Sammer Palais’ta

Tarabya 1315

Numune-i Tenkit

Balzak [Honoré de Balzac]

2

Tarz-ı Tefekkürü

Hepimizde harekatımıza hakim öyle bir âdet vardır ki kimimizi iptida şuraya, sonra öteye bakmaya, bu bakışlarımızı uzatmaya, aralatmaya, süratlendirmeye, yavaşlandırmaya mecbur eder; filan manzaranın karşısında bize birtakım teşbihler telkin eyler, başka bir manzara muvacehesinde bir felsefe, ötede bir istihza uyandırır. O surette ki bu mecburiyet insanın tabiatı, ihtiyar ve iradesi, zevki hâline geldiğinden nasıl bir eser yazarsa yazsın mutlaka bu ihtimalattan birine düşmeye mecburdur. Ulema buna “usul” namını verirler, sanatkârlar muhibbe-i fıtriye derler. İşte şimdi de Balzak’taki bu muhibbe-i fıtriyeyi tetkit edeceğiz. Balzak sanatkârlar gibi değil âlimler gibi işe başlardı. Tasvir ve tersim edeceği yerde teşrih ederdi. Eşhas-ı vekayinin ruhuna, Şekspber [William Shakespeare] yahut Sen Simon [Saint Simon] gibi ilk hamlede ve şiddetle girmezdi.

(…)