';
398. Sayı / 2. Sayfa

Miladi Tarih: 27 Ekim 1898

Rumi Tarih: 15 Teşrinievvel 1314

1. Sayfa
1 Yazı
3. Sayfa
3 Yazı
Musahabe-i Fenniye

Küçük tecrübeler, büyük neticeler – Bir elmanın sükutu, cazibe kanununun keşfi – Tayf-ı şemsî Nivton’un [Newton] ilk tecrübesinden Zilman’ın [J. H. Zillmann] tecrübesine kadar – Fizo’nun [Hippolyte Fizeau] mesai-i müdekkikanesi – Favnehufer’in [Joseph von Fraunhofer] tetkikatı – Tahlil-i tayf ve cevher-i avalim – Şemsin, seyyarat ve sevabitin tahlili, tayin-i mahiyeti – Ziya ve mıknatıs – Mıknatısın bir menba-ı ziyada tesiratı – Şemsin lekeleri ve mıknatısıyet.

Saha-i ilm ve tetkikatta bazen öyle küçük vakalar, tecrübeler, tesadüfler olur ki ibtida-yı emrde bunların ehemmiyetini takdir etmek, ulum ve fünunun bu tecrübeden istifadesini tayin etmek mümkün olamadığı halde gayet mühim tetkikata bir mebde teşkil eder, tevsi-i malumat-ı beşeriyeye pek büyük hizmetler gösterir.

Hekim-i zifünun Nivton’un cazibe kanunlarını keşfe ağaçtan bir elmanın sükutuna dikkatle muvaffak olduğu bin defa yazılmıştır. Nivton elmanın niçin ağaçtan kopunca havaya uçmayarak zemine düştüğünü düşünmüş, bu “Niçin?” hekim-i mumaileyhi tetkikat ve keşfiyat-ı mühimmeye sevk etmiştir.

(…)

Röntgen şuaatının bugün âlem-i tababet ve cerrahide hidemat-ı mühimme ve hasenesi görüldüğü cay-ı inkâr değildir. Vücut-ı beşerin derununu seyre vasıta olan bu şuaat teşhis-i emrazda fevkalade bir hizmet ifa etmektedir. Röntgen’in keşfinden evvel Kroks [Crookes] borularının tecrübesi hikmet kitaplarında mezkûrdu. Fakat oyuncak nevinden neticesiz bir müşahede suretinde telakki olunuyordu.

(…)

Tahlil-i tayf bugün tetkik-i kainat için erbab-ı ilmin elinde bulunan en mühim vasıtalardan biridir. Tahlil-i tayfta müşahedat ve tetkikatını ileriye götürenler ziya-yı şemsin yalnız renkler göstermeyerek bu renkler içinde birbirine muvazi birtakım hatlarda irae ettiğini, bu hatların birbirine benzemediğini de fark etmişlerdir.

(…)

Felemenk erbab-ı fünunundan doktor Zilman isminde bir zat ahiren pek basit bir tecrübe icra ederek bazı müdekkikinin nazar-ı dikkatini calip olmuştur. Bu tecrübe ne kadar basit ve adi olursa olsun yabana atılamaz; çünkü en küçük tecrübelerin, müşahedelerin cesim, mühim keşfiyata sebebiyet verdiği görülegelmiştir. Bu zatın tecrübesi bir menba-ı ziyanın mıknatısından tesirini göstermektedir.

(…)