İfşaat-ı Edebiye
“Rübab-ı Şikeste’nin İntişarı Münasebetiyle: Tevfik Fikret, Hayat ve Hususiyeti”
-Haluk’a-
Tevfik Fikret’i evvela Servet-i Fünûn idarehanesinde gördüm. Üç yüz on iki yazında, Mai ve Siyah’ın tefrika edilmeye başladığı zamandaydı. Tertib-i teshihleri için uğrayan Halit Ziya’ya refakat ediyordum. Halit Ziya da kendisini pek yeni tanımış, Cenab ile henüz görüşmemişti. Bunun için kapıdan girer girmez uzun, büyük bir genç kendisine küçük, zarif, mümtaz refikini göstererek: “Cenab Bey” dediği zaman, ben kendinin kim olacağını keşfederek Fikret ve Cenab’ı bir anda görüp tanımış oldum.
(…)