16
Ten [Hippolyte Taine] ve Asarı
-500’üncü nüshadan beri mabad-
-3-
Ten Müverrih
Tarih, ezmine-i kadimeden beri enva-i edebiyattan bir nevi olmak üzere kabul edilmiş ve edebiyat tarihlerinde kendisine daima bir mahall-i mahsus ayrılmıştı. Müverrihler, her şeyden evvel vakayi-i maziyede kuvve-i muhayyilelerinin mesaisine madde-i iptidaiye arayan birer muharrirdi. Fakat yavaş yavaş bu eser-i sanata şüruh ve kuyud, mütalaat-ı tenkidiye, münakaşat ve mübahasat kisvesi altında malumat-ı fenniye nüfuz etmeye, tarih şairane olmaktan ziyade mütefennane yazılmaya başladı. Diğer taraftan arkeoloji, filoloji gibi ilimlerce vukua gelen terakkiyatın tarih-nüvisliğe pek ziyade hüsn-i tesirleri görülüyordu.
(…)