Muharriri: M. Tevfik
-325 numaradan mabad-
Basra’ya gidecek vapurun gelmesine üç gün olduğu için beklemeye tahammül etmeyerek yine mahut kayığa râkip olduk ve havanın müsaade-i fevkaladesine mebni nehrin cereyanına başımızı vererek beş saat zarfında Basra’ya muvasalat ettik.
Basra’nın iki taraf manzarası İstanbul’un Boğaziçi manzarasını andırır. Yalnız dağları hurmalıktan ibarettir.
Dicle sahilinde gümrük polisi, Umman-ı Osmani idareleri ile sair vapur acente idareleri, kezalik ticaretle iştigal eden zevatın idarehaneleri bulunur. Dicle sahiline müsadif olup Basra’nın şube-i ticariyesi olan şu mahalden asıl Basra’ya gitmek için ufacık bir dere vardır ki ismi Aşar’dır. Bununla yarım saat gittikten sonra Basra kasabasına muvasalat olunuyor.
(…)