-1-
Haftalık Ma’lûmât gazetesi, sahib-i imtiyazı Tâhir [Mâlûmatçı Mehmed Tâhir] ve sermuharriri A. Nadir [Ali Ekrem Bolayır] Beylerin himmetleri ile yeni bir tarz-ı kesp edileden beri çıkan nüshaları iptida mübahasat-ı edebiyeden masun iken evvelki hafta nüshasında H. Nâzım Bey’in [Ahmet Reşit Rey] “Tenkit” ünvanlı makalesi bu mübahasata bir medhal teşkil etti. Geçen haftada bu tenkit nazariyatının Aşk-ı Memnu romanına tatbikini ve Servet-i Fünûn’da Raik Vecdi imzasıyla intişar eden “Münekkid-i Hakiki” musahabesine A. Nadir Bey’in bir cevabını gördük. Aşk-ı Memnu tenkidi mabadlı olduğu için sonuna intizar-ı tabii olduğu gibi A. Nadir Bey’in mukabelesine de Raik Vecdi’den [Cenab Şahabeddin] cevap beklemek de daha makuldür. Mamafih bizim gibi “Namı kendisinden başkasına meçhul olan nev-zuhur edipler” bu mübahis-i cariye arasında düşündüklerini söyleyecek olursa bu sözleri, namlarını kimse bilmemekten, yazılarını kimse okumamaktan dolayı, hiç söylenmemiş gibi olacağı için büyük bir cüret addedilemez ümidindeyim. A. Nadir Bey makalesinin bidayetlerinde “adını söylemekten korkan, bir iki harfin latif telaffuzuna iltica eden” zevatın tenkit hakkında yazdıkları yazılara cevap vererek o takımın arasına karışmak istememiş olduklarını söylüyorlar, ki garabetten halî değildir. Çünkü:
(…)
-21 Nisan 1317-