-14-
Alman Tarihnüvislerinden Momsen [Theodor Mommsen]
Geçen haftadan mabad
-2-
Momsen’in [Theodor Mommsen] Roma Tarihi’nde iki şey vardır: Biri fenn-i tarihin Roma hakkında vasıl olabildiği derece-i malumatın en ziyadar, en sahih, en canlı hülasası, diğeri Roma politikasının tarafgirane bir surette muhakemesi. Bu iki şey mümkün olduğu kadar yekdiğerine muhaliftir. Momsen’in [Theodor Mommsen] fenni gayr-i şahsi hâlbuki muhakematı sırf şahsidir. Bütün bunlarda zamanın efkâr ve amalinin tesiratı hissedilir. Binaenaleyh bu iki suret dahilinde eseri tetkik etmelidir.
Roma tarihinin cihet-i fenniyesinde kari muharririnin vüsat-i vukufuna mı yoksa malumat-ı mütenevviayı bir intizam-ı tam dâhilinde cem ve rabıta eden sanata mı hayret etmek lazım geleceğini bilemez. Nibor’dan [Barthold Georg Niebuhr] itibaren bu mevzuya müteallik kâffe-i asarı telhis etmek bir teşebbüs-i azimdir. Momsen [Theodor Mommsen] bütün o asarıyla beraber Roma hukukunun en kıymettar nikatına, asar-ı atika ve tarihiyesine mütalaat ve tetkikat-ı zatiyesiyle bezl-i vuzuh ve kıymet etmiştir. Eser, icaz noktasından şimdiye kadar muharrer tarih kitaplarının en mükemmelidir. Momsen [Theodor Mommsen] vukuatı öyle bir surette tasvir ve hikâye ediyor ki kari daha ilk satırlardan meczup ve meshur kalıyor. Akvamın Roma’ya muhaceret-i iptidaiyesine, Yunanilerin İtalya’daki hükümetlerine dair elvah-ı muazzaması… Hukuk, mezhep, ordu, sanat, hayat-ı iktisadiye, ziraiye, sanaiye ve ticariye gibi müessesata, Roma politikasının tevessü-i dâhiliyesine, Kartaca’ya, Jul Sezar’a müteallik fasılları şayan-ı hayret bir heyet-i mecmua teşkil eder.
(…)
-İstanbul: 24 Ağustos 1316-
-23 Kânunuevvel, 1315-