';
344. Sayı / 2. Sayfa

Miladi Tarih: 14 Ekim 1897

Rumi Tarih: 2 Teşrinievvel 1313

1. Sayfa
1 Yazı
3. Sayfa
2 Yazı
Arz-ı Şükran

Bu nüshamızın teveccühat kısmında mütalaa olunanacağı üzere matbaa-i kemteranemizin hidemat-ı nefaset-perveranesi lutfen ve inayeten rehin-i takdir-i âli olarak matbaamız müdürü ve şerikimiz Mustafa Asım Bey kardeşimize terfian rütbe-i salise ve ser-mürettibimiz Hayri ve litograf ustamız Hafız Muhammet Efendilerle ser-makinist Mircan Efendi’ye birer kıta sanayi madalyası inayet ve ihsan buyurulmuştur. Matbaamızla gazetemizin bidayet-i teessüsünden beri nail olageldiğimiz enva-i inayat ve taattufat-ı cenab-ı mülukânenin ifa-yı hakk-ı şükranından cidden aciz bulunduğumuzu itiraf ile daima vird-i lisan-ı ubudiyetimiz olan dua-yı izdiyad-ı ömr ve iclal-i hazret-i hilafetpenahiyi tekrar eyleriz.

İhtira-ı Mahsus

Serveti Fünûn’un Nüsha-i Mümtazesi

Hasılatı evlad-ı şüheda ve malulin-i guzat-ı Osmaniye’ye mahsus olmak üzere ceride-i acizanemiz tarafından bir nüsha-i mümtaze tabına mübaşeret edildiğini yazmıştık. Nüsha-i mümtazemiz eazım-ı üdeba ve meşahir-i muharririnin bilhassa kaleme aldıkları otuz parçaya karib manzum ve mensur eserden müteşekkil bulunuyor. İşbu asar-ı nefiseye mahsus olarak tersim ve hakkettirilen levhaların dahi mükemmeliyetine fevkalade itina edilmekte olduğundan nüsha-i mümtazemiz bihakkın enafis-i asardan madut olacaktır demekte tereddüt etmeyiz.

Nüsha-i mümtazemiz iane sergi-i alisi komisyonunun mezuniyeti ve maarif nezaret-i celilesinin ruhsatnamesi ile tertip edilmiş ve tab ve temsili reşide-i hadd-i hitam olmuş olup ancak beher nüshanın kable’l-intişar komisyon-ı ali canibinden mühürlenmesi lazım geldiğinden emr-i tahtim-i bi’l-ifa önümüzdeki hafta tevziine başlanılacaktır.

Nüsha-i mümtazemiz, Servet-i Fünun’un nısfı hacminde ve takriben yüz elli sayfadan müteşekkil olacak, elliyi mütecaviz tesavir-i nefiseyi de havi bulunacaktır. Nüshayı iki nevi kâğıt üzerine tab eyliyoruz; birinci nevi kâğıtlısına on beş ve ikinci nevi kâğıtlısına on kuruş fiyat vaz edeceğiz. Taşradan arzu edenler beher nüshaya iki kuruş posta ücreti ilave etmelidir.

Posta pulu kabul olunur.

İştira eden zevat-ı kiramın esamisi ber-mutad ilan kılınacağı gibi nüshaları dahi postane-i amirenin itina-yı mahsusu ile ve kemal-i takayyütle gönderilecektir.

(…)

Nüsha-i mümtazemizin aded-i matbuu evvelce de ilan edildiği üzere iki bin nüshadan ibaret olup bunun fevkalade olarak yüz adedine kırk ve yüz adedine yirmi kuruş fiyat vazı sonradan tensip olunarak, kalan bin sekiz yüz nüshanın beş yüz adedine on beş ve bin üç yüz adedine ise yalnız on kuruş fiyat konulduğundan nüshaların kâffesinin sarfı halinde – ki bunu mürüvvet-i kariinden her halde ümit eyliyoruz – yirmi altı bin beş yüz kuruşa karip bir meblağ hâsıl olacak demektir. Tertibiye, tabiye, kâğıt ve resimler masarifi – ki bu da nüshamızın hin-i neşrinde müfredatıyla ilan olunacaktır – takriben dört bin kuruşa baliğ olmakta olduğundan iane sergi-i âlisi menfaatine yirmi iki bin kuruş kadar bir para toplamış olacağız.

Musahabe-i Edebiye

Dekadizm nedir?

Bir hiss-i müstesnayı ifade eden asar-ı ahireye Fransızlar “ Dekadan” dediler. Lügaten “geriye giden” manasına olan bu ıstılahın sebeb-i vazı şu oldu ki yeni muharrirler bundan birkaç asır evvelki şuaradan -mesela Ronsar [Pierre de Ronsard] gibi- bazılarının üslub-ı metrukunu taklit ve ihya ediyorlardı. Bundan başka yeni muharrirlerin teşrih etmek istedikleri müstesna hisler alelıtlak herkesin duyacağı şeyler olmadığından her biri bir maraz-ı manevinin alamet-i garibesi gibi telakki olundu, bütün Fransız üdeba-yı cedidesinin maluliyet-i asabiye içinde bulunduklarına hükmedildi. Bu ahkâm ve telakkiyat da dekadan ıstılahının bir meslek-i kalemîye alem edilmesine yardım etti.

Bu itibar üzere ilk dekadan Şarl Bodler [Charles Baudelaire]’dir. Zira bu şair-i maruf “Flor dö Mal [Les Fleurs du Mal]” namındaki mecmua-i eşarını hep müstesna hislerin teşrihat-ı amikasıyla imla etmişti.

(…)