Bolonya Ormanı
Hatıra-i Seyahat
Bugün cemiyet-i beşeriyenin vasıl olduğu mertebe-i mükemmeliyet-i medeniyete sevk-i fikr edildikçe o medeniyetin en latif asar-ı küşayişine, en hayret-bahş ukul-ı tecelliyat-ı ihtişamına Paris’ten güzel bir zemin, Paris gibi bir maraz-ı dil-nişin tasvir olunamaz. Rifat-i mebanisinin dehşeti, gulgule-i hayatınnın mehabetiyle Paris’i sakin ve asude bir köşe-i tenhaiye benzeten Londra… Sokaklarının vüsat-i beyabanisi, onların arasında ref-i ser-bülend etmiş cibal-i inşaatıyla Paris’i bir tengna-yı zelil derecesine indiren Niyork [New York]… Berr-i atik ve berr-i cedidin şu iki nokta-ı izdiham-ı medeniyeti Paris hatırlara gelince sahife-i hayalden silinir. (…)
Bolonya Ormanı’nda: Cabeca Kümelenmiş İki Üç Piyadeye, Bir İki Derrace-Süvare
Dilber